TAMAMDA ÇOCUKLARIN NE GÜNAHI VAR
Pakistan'da Militanların Okulda Çocukları Rehin Alması
Pakistan Hükümeti, Afganistan Sınırında Bir Okulda 250 Kadar Öğrenciyi Rehin Alan Militanlara Güvenli Geçiş Sağlanması Kararı Aldı.
Pakistan hükümeti, Afganistan sınırında bir okulda 250 kadar öğrenciyi rehin alan militanlara güvenli geçiş sağlanması kararı aldı.
Devlet televizyonunda hükümetin militanlara güvenli geçiş hakkı sağlanmasına karar verdiği bildirildi. Polis de gelen emirle Karak bölgesindeki Dumeyl köyünde bulunan okuldan çekilmelerinin istendiğini kaydetti. Polis yetkilisi Muhammed Eyüb, "Gelen bir mesajla çekilmemiz istendi. Aldığımız bilgilere göre görüşmeler başarılı oldu" dedi.
Pakistan'da militanlar, polisle girdikleri çatışmanın ardından bir okulda 250 çocuğu rehin almıştı. İçişleri Bakanı Hamid Navaz, "7 terörist okulda öğrencileri rehin aldı. Okulda 200-250 çocuk var" şeklinde konuşmuş ve militanların kendileri için güvenli geçiş talebinde bulunduklarını, mahalli yönetimin de olayın barışçı bir şekilde halli konusunda militanlarla görüşmelerde bulunduğunu ifade etmişti.
(AFP-EA-EA-D) (İhlas Haber Ajansı) 28.01.2008 16:11
KADİR TUNÇ
MUŞ (İHA) - Muş'un Bulanık ilçesinin Şatırlar köyünde yaşayan 3 eşli ve 49 çocuk babası Ziya Yaşar, onarımı biten okuldaki öğrencilerin büyük çoğunluğunun kendi çocukları ve torunlarından oluştuğunu söyledi.
Şatırlar Barbaros Kıran İlköğretim Okulu, düzenlenen törenle eğitim öğretime açıldı. Tüvana Okuma İstekli Çocuk Eğitim Vakfı (TOÇEV) aracılığı ile işadamı Tahir Kıran tarafından onarılarak modern bir hale getirilen Şatırlar Barbaros Kıran İlköğretim Okulu'nun açılış töreninde en büyük sevinç Seyidan Aşireti Reisi Ziya Yaşar tarafından yaşandı. Köydeki öğrencilerin tamamına yakın bir kısmını kendi çocukları ve torunlarının oluşturması sebebiyle okulun yenilenmesine sevinen Ziya Yaşar, okulun açılış
törenine katılarak çocuklarının ve torunlarının mutluluğuna ortak oldu.
Hizmete açılan okulda bulunan 40 öğrenciden 37'sinin Ziya Yaşar'ın çocuk ve torunlarından oluştuğu belirtildi. 3 eşi ve 49 çocuğu olduğunu söyleyen Ziya Yaşar, köy okulunun onarılarak modern bir şekilde eğitim ve öğretime açılmasından ötürü mutluluk duyduğunu belirterek, "Köy okulunda okuyan çocukların çoğu benim çocuklarım ve torunlarımdır. Köy okulumuzun onarılmasında emeği geçenlere teşekkür ediyorum" dedi.
Çocuklarının fazla olması için inat uğruna 3 defa evlenen Ziya Yaşar'ın (61) ilk eşi Tevrat'tan 13, 2. eşi Saime'den 19 ve 3. eşi Dilber'den 17 çocuğu var. Eşleri ayrı ayrı evlerde oturan ve tarım ve hayvancılıkla uğraşan Yaşar, artık evlenmek istemediğini söyledi.
Şatırlar Barbaros Kıran İlköğretim Okulu öğretmeni Berat Aslan ise okul kayıtlarının devam ettiğini söyleyerek, "Aynı soyadını taşıyan öğrencilerin fazla olması bazen zor olduğu gibi kolaylıklar da getiriyor. Mesela çocukların soyismini okumaya gerek kalmıyor. Bazen karışıklıklar da olabiliyor" şeklinde konuştu.
Açılış törenine Bulanık Kaymakamı Mehmet Keklik, TOÇEV Başkanı Ebru Uygun, İlçe Garnizon Komutanı Yüzbaşı Tarık Ubay, İlçe Milli Eğitim Müdürü Necim Eroğlu ile çok sayıda köylü katıldı.
Okul çocukları nasıl beslenmeli?
ÇOCUĞA düzenli ve dengeli beslenme alışkanlığının kazandırılabilmesi için öncelikle yapacağı bütün işlerde çocuğa zamanını ayarlamasını öğretmek gerekir. Çocuk, çalışma, uyuma, yemek yeme, oynama zamanını dengeli kullanmayı okul yıllarında kazanabilir.
Çocuğun beslenmesinde amaç, sağlıklı büyüme ve gelişmeyi sağlamaktır. Büyüme ve gelişme deyimi fiziksel ve zihinsel değişim süreçlerini kapsar. Böylece çocuğun beden ölçüleri büyür, bilişsel yetenekleri, duygusal ve sosyal davranışları olgunlaşır. Büyüme ve gelişme, genetik, beslenme, sosyal ve kültürel koşulların etkisinde oluşan bir süreçtir. Okul çocuklarının beslenmesinde bazı güçlükler ortaya çıkabilir. Okula gidip gelme zamanları iyi ayarlanmadığı takdirde çocuğun kahvaltısını düzenli yapması güçleşebilir. Okulda kalma süresi uzun olursa, çocuk uzun süre aç kalmak zorunda kalabilir.
Sultan Hospital Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. İpek Cirit, düzenli beslenme alışkanlığının okul yıllarında kazanılabileceğini belirtirken aileleri uyarıyor: "Çocukların abur cuburdan uzak tutun"
Çocuğa düzenli ve dengeli beslenme alışkanlığının kazandırılabilmesi için öncelikle yapacağı bütün işlerde çocuğa zamanını ayarlamasını öğretmek gerekir. Çocuk, çalışma, uyuma, yemek yeme, oynama zamanını dengeli kullanmayı bu dönemde öğrenir. Bu alışkanlığın erken yıllarda edinilmesi, geç kalma korkusu yüzünden kahvaltının ihmal edilmemesini sağlar.
Okulda kalma süresi uzun olan çocuklar için mutlaka bir ara kahvaltı düzenlenmelidir. Ara kahvaltısında, süt+ meyve veya ayran + sandviç şeklinde öğünler düzenlenebilir. Bu yaş grubundaki çocukların günde en az iki bardak ( 400gr ) süt veya yoğurt almaları gerekir.
Tam gün okullarda okuyan çocuklar için ya evden öğle yemeği (peynirli, tavuklu vs. sandviç) hazırlanmalı veya ara kahvaltının içeriği biraz daha arttırılmalıdır.
Okul çağı, çocukların beslenme alışkanlıklarının oluştuğu zamandır. Çocuklarımızın ileride sağlıklı birer birey olmalarını sağlamak için ailelerin üzerine pek çok önemli görev düşer. Her şeyden önce çocukların kahvaltı etmeleri mutlaka sağlanmalıdır. Gün içinde üç ana öğünü düzenli olarak tüketmeli ve bu alışkanlık haline getirilmelidir. Bunun kazandırılabilmesi için de atıştırma huyundan uzaklaştırmak gerekir. Meyve ve sebzelere ağırlık verilmeli, bu besinleri çocukların sevmesi sağlanmalıdır. Ancak bu sayede daha sağlıklı ve zinde bir nesil yetiştirilebilir.
Bilgi Ve Randevu İçin Sultan Hospital
haberci
burak tarih 30.01.2008, 18:19 (UTC) | | haber ekleyecegim ekleyebilirsem
| | |
|
|
|
 |
HZ. MUHAMMED'İN HAYATI
Hz. Muhammed 571 yılında Mekke şehrinde dünyaya geldi. Babasının adı ABDULLAH, annesinin adı AMİNE dir. Hz. Muhammed küçük yaşta önce babasını daha sonra da annesini kaybetti. Önce dedesi ABDÜLMUTTALİB, o da ölünce amcası EBU TALİB in yanında kaldı. Amcası ile beraber ticaretle uğraştı. Küçük yaşından itibaren çevresinde doğruluğu, güvenirliliği ile ün kazandı. Kendisi çevresindeki insanlar gibi putlara hiç ilgi duymuyor, sık sık HİRA dağına çıkıp yalnız kalıyordu.
Yine böyle bir zamanda Hira mağrasında düşünceler içerisinde iken vahiy meleği Cebrail ilk vahyi getirdi. (Yaradan Rabbi!nin adı ile oku!-Alak Süresi). Bu şekilde Hz.Muhammed'in peygamberlik süreci başlamış oldu. Hz. Muhammed'e ilk inanan Hz.Hatice, Hz.Ali, Hz.Ebu Bekir, ve Hz. Zeyd oldu. Ancak yeni gelen din (İslam) Mekkeliler tarafından hiç hoş karşılanmadı. Çünkü İslam dini kendi dinleri putperestlik ile hiç benzeşmiyordu. Atalarının dinine büyük bir bağlılık duyan Araplar Hz.Muhammed'e ve yeni dine şiddetle karşı geldiler. Bu karşı gelme zamanla Müslümanlara karşı şiddete dönüştü. Bunun üzerine Hz.Muhammed Müslümanlara hicret (göç) emrini verdi. 615 yılında Müslümanlar önce Habeşistan'a baskılar artınca da 622 yılında Mekke'yi terk ederek Medine şehrine hicret (göç) ettiler. Hicret 'ten sonra Medine İslamiyet'in merkezi durumuna geldi
Hz.Muhammed'in Ahsa Valisi El-Münzire gönderdiği mektup
BEDİR SAVAŞI (624)
Nedeni: Mekkelilere ait bir ticaret kervanı Müslümanlarca ele geçirilmek istenmişti. Bu şekilde Müslümanların Hicret esnasında Mekke'de bıraktıkları malların karşılığı alınacaktı. Bu durum iki tarafı karşı karşıya getirdi.
Sonuçları:
Bedir savaşı Müslümanların kazandığı ilk askeri zaferdir.
Müslümanların kendilerine olan güvenleri artmıştır.
Şam ticaret yolu Müslümanların eline geçmiştir.
Mekkeli esirlerden okuma-yazma bilenler 10 Müslüman'a okuma-yazma öğretme karşılığında serbest bırakıldılar.
Kaynakwh:
UHUD SAVAŞI (625)
Nedenleri:
Mekkelilerin Bedir savaşının intikamını alma istekleri.
Mekkelilerin Medine şehrine doğru gelmeleri üzerine iki taraf Uhud dağı eteklerinde karşı karşıya geldiler. Savaşın başlangıcında Müslümanlar üstün iken Peygamber tarafından görevlendirilen okçuların yerlerini terk etmeleri savaşın kaybedilmesine yol açmıştır.
Sonuçları:
Mekkeliler savaştan galip gelmelerine rağmen kesin bir sonuç elde edemediler.
Okçuların yerlerini terk etmeleri savaşın kaybedilmesine yol açmıştı. Bu durum Peygamberin emirlerine uymanın ne kadar önemli olduğunu gösterdi.
HENDEK SAVAŞI(627)
Nedenleri:
Uhud savaşından sonra Medine 'den çıkarılan Yahudilerin Mekkelileri sürekli kışkırtmaları.
Mekkelilerin Müslümanlara kesin bir darbe vurma istekleri.
Kalabalık bir ordu ile harekete geçen Mekkelilere karşı Medine şehrinin savunulmasına karar verildi. Salman-ı Farisi adında bir İranlı Müslüman'ın önerisi ile şehrin etrafına hendekler kazıldı. Mekkeliler bu hendekleri aşamadılar ve bir sonuç alamadan geri döndüler.
Sonuçları
Bu savaş Mekkelilerin Müslümanlar üzerine yaptıkları son saldırı olmuştur. Bundan sonra Müslümanlar saldırı, Mekkeliler savunma konumuna geçmiştir.
Medine çevresindeki bir çok Arap kabilesi Müslüman olmuştur.
HUDEYBİYE BARIŞI(628)
628 yılında Müslümanlar Mekke'de bulunan Kabe'yi ziyaret etmek istediler.Mekkeliler bu durum karşısında tedirgin oldular ve ziyarete izin vermek istemediler. Bunu üzerine taraflar arasında Hudeybiye Antlaşması imzalandı.
Her iki taraf istedikleri kabileler ile ittifak yapabilecekler. Ancak askeri yardım yapmayacaklardı.
Müslümanlar o yıl Kabe'yi ziyaret etmeyecekler,ertesi yıl ziyaret yapacaklar.
Müslüman olan Mekkeli gençler ailesinin izni olmadan Medine'ye alınmayacak, Mekke'ye sığınanlar ise geri verilmeyecekti.
Barış on yıl süre ile geçerli olacaktı.
ÖNEMİ: Bu antlaşma ile Mekkeliler Müslümanları hukuken tanımış oldular.
HAYBER'İN FETHİ (629)
Hayber'de yaşayan Yahudiler Müslümanlar aleyhine işler yapıyorlar, İslam'ı kötülüyorlardı. Bunun üzerine Buranın fethine karar verildi. Hayber kalesi Yahudilerden alındı.
ÖNEMİ : Hayber'in fethi ile Şam ticaret yolunun kontrolü Müslümanların eline geçmiş ve güvenliği sağlanmıştır.
MUTE SAVAŞI (629)
Müslümanlar ile Bizanslılar arasında yapılan ilk savaştır. Çok kalabalık olan Bizans ordusu karşısında Müslümanlar bir sonuç elde edemediler.
MEKKE'NİN FETHİ (630)
Mekkelilerin Hudeybiye Barışını bozmaları üzerine Mekke'nin fethine karar verildi. Mekke şehri hiçbir karşı koyma görmeden kısa sürede ele geçirildi. Mekke'nin fethi ile Arap yarımadasının tamamı kısa sürede Müslümanların kontrolüne girdi.
HUNEYN SAVAŞI (631)
Mekke'nin fethinden sonra İslam'ı benimsemeyen Arap kabileleri Mekke'nin dışında toplandılar. Müslümanlar ve Putperest Arap kabileleri arasında yapılan bu savaşı Müslümanlar kazandı ve ardından Ta'if şehri de kuşatıldı ancak alınamadı. Bir süre sonra Ta'if halkı kendi istekleri ile Müslüman oldular.Kaynakwh:
TEBÜK SEFERİ (631)
Bizans İmparatoru Heraklius'un büyük bir ordu ile Arabistan'a geldiği haberi üzerine Hz. Muhammed Tebük' e doğru sefere çıktı. Ancak haberin doğru olmadığı anlaşıldı. Tebük Seferi Hz. Muhammed'in son seferi olmuştur.
Hz.Muhammed son bir kez Mekke'de kalabalık bir Müslüman kitlesine VEDA HUTBESİNİ söyledi. 632 yılında Medine'de vefat etti. Hz.Muhammed vefat ettiği yere gömüldü. Medine şehrindeki peygamberimizin bu mezarına "Ravza-i Mutahhare" denir |
 |
|
 |
|
 |

[HTML]
!!! - TrPlatForM Dost Siteler - !!! |
|
|
|